Kaptan, gemi su alıyor ve inan ki batacağız.
-Biliyorum. Ne var ki ben kaosun çocuğuyum ve düzenin bir kurmaca olduğunu hetkesten iyi bilirim. Bir gemim olfuğu için kaptan değilim, kaptan olduğum için bir gemim var. Onun karaya oturmasındansa açık denize gitmeyi ve küpeştesinde devasa bir ateş yakıp ateşin etrafında çılgınca fönerken batmasını izlemeyi yeğlerim. Dilimde tuzun tadı ve fırtınanın kırbaçladığı derimin derininde yükselen ben denize batmaktan endişelenmeli miyim ? Hayır, dostum hayır. Güvenli yollar hiçbir yere çıkmaz. Ağzını açıp seni bekleyen limanlara hapseder hepsi bu. Biz kaşifler kaybolmayı göze alırız çünkü kayıp ruhlarımızı ancak böyle bulabiliriz. Bana inan hickimse güven içinde ölmez. Bu yüzden güvenli olanı arama. Gerçekten yaşamayı istiyorsan ölmeyi göze almalısın. Kendi anlamsızlığını yaratmaktan vazgeç. Sayıklamayı konuşmak mı sanıyorsun. Cesur ol ve boşalt son kelimesine son anlam kırıntısına kadar dilindekileri. Korkma herkes en az senin kafar deli ve enaz senin kadar aklı başında davranmaya mahkumdur. Böyle buyurdu kaos.